Hürriyet

23 Mayıs 2013 Perşembe

Eda'nın kuaför koltuğunda ilk günü

Ben öyle vaktini kuaförde geçiren hanımlardan değilim. Eskiden, çalıştığım dönemlerde de çok vakit ayıramazdım. 

Her hafta uğrardım muhakkak, ama birinde manikür yaptırıyorsam, pedikür için vaktim yoktu. Diğer hafta pedikürü tamamlardım. Bir sonraki hafta diğer kadınsal ihtiyaçlar giderilirdi vs. Saçlarım çok düz olduğu için, fönle filan işim olmuyor, saçlarım da düz fönden başka bir şeyi kabul etmiyor dolayısıyla saçlarım için ancak boyadan, balyajdan başka işim olmuyordu kuaförümde. 

Kuaförüm de benim 25 yıllık kuaförüm. Kalfalık zamanında tanıştık ve bir daha saçlarım sevgili Murat'a emanet. Birtek, katlı bir saç modeli kullanırım, o saçımı kesmesi için gittiğim bir başka kuaförüm vardır. İkisi de beni bilir ve istediğim saçı yaparlar ve birbirlerinin yaptıkları konusunda dedikodu yapmazlar benimle. Hani klasiktir ya, bir berber diğer bir berberin yaptığına her zaman çamur atar, bizde o durum yok. 

Katlı kesimim dışında saçıma yapılanlar ve yapılacakları Murat belirler, zamanı gelince yapar. Hiç konuşmayız bile bu konuda. Beni bilir. Ne istediğimi, neyi nasıl kullanacağımı çok iyi bilir ve hiç sorun yaşamayız yıllardır.

Kızım dünyaya geldikten sonra haftalık ziyaretlerim azaldı, biraz da ihtiyaçlarımın öncelikleri değişti. Bütün gün suyun içinde evde, ev işlerinde ve kızımla ilgilenirken, manikürüm hayatımdaki önceliğini yitirdi. Ama bu sene, kızım tam gün okullu olunca hayat yeniden düzenlendi benim için. Kendime, dolayısıyla ellerime ayaklarıma ve saçlarıma daha fazla vakit ayırır durumda oldum. Ama bu işleri hep kızım okuldayken yaptığım için Eda'nın kuaförde geçirdiği zaman neredeyse hiç yok gibi birşey. Bir de saçlarını hiç kestirmediğimiz için yolu düşmedi Murat'ın koltuğuna.


Geçtiğimiz hafta, yiğenimin kınasıydı, düğünüydü derken, kızım da ilk defa kuaför koltuğuna oturdu. Ve ben hemen resimleyip paylaşmak istedim buradan da. 

Eda çok sevdi kuaför koltuğunu ve konuşmalarını duyunca duyduklarıma inanamadım. Kızım, "Dağınık topuz istedi". " dağınık topuz" dedi ve benim ağzım açık kaldı. Hayatında topuzmu görmüştü ki kendisi için dağınık topuz istiyordu. Murat'ta ben de çok güldük. Ve Murat'ın yardımcısı Cem ağabey, kızıma istediği dağınık topuzu yaptı:)

Manikürcü ablası, yine kızımın istediği "Nar Çiçeği" ojeyi sürdü, ve kızım böylelikle düğüne gitmeye hazırlandı.

Kuafördeyken kızımın saçlarının bitmiş halini resimlemeyi düşünemedim ama günün ilerleyen saatlerinde biraz bozulmuş olsada, kızımın istediği dağınık topuz işte böyle oldu.



4 yorum:

  1. saç modeli çok güzel olmuş.. ellerine sağlık kuaförünüzün..harika görünüyor..bende oğlumun okula başlıcağı günü dört gözle bekliyorum :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. çok teşekkürler, Eda da sevdi saçlarını. Tekrar kuaföre gitmek için bahane bulmaya çalışıyor. Çocuklar okula başlayınca, annelerin kendilerine ayıracakları zaman kalıyor ve işte tamamen size ait olan o zamanın tadını çıkartmak lazım. Kendi adıma ben şanslıyım diyebilirim. Çünkü Eda'nın okulda olduğu saatlere yapmak istediğim pekçok şeyi sığdırabiliyorum. Darısı başınıza

      Sil
  2. tam bir prenses olmuş Tatlı Eda... Allah nazarlardan korusun dünya güzelini... :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İyi dileklerin ve güzel görüşün için teşekkür ediyor ve kocaman bir AMİN diyorum. Hepimizin yavruları nazarlardan, kem gözlerden korunsun. Rabbim hepsini korusun kollasın. Biliyormusun, bu arada Eda ismini değiştirip Pamuk Prenses olarak anılmaya karar verdi ve okulda ve tanıdığı herkese de bunun anonsunu yaptı. Artık neredeyse, gayri ihtiyari olarak Eda denince bakıyor. Yoksa artık kendisi bir "prenses, hemde Pamuk Prenses"

      Sil