Hürriyet

31 Aralık 2012 Pazartesi

MUTLU YILLAR!


bloguma uğrayan uğramayan herkesin yeni yılını kutluyorum.




herkes için yeni yılda gönlünce geçireceği, sağlıklı, afiyetli günler diliyorum.  

30 Aralık 2012 Pazar

Motif Etkinliği

Biliyorsunuz, daha önce de bahsetmiştim. Hanımelim Formundan 24 hanım bir battaniye etkinliği başlatmıştık. Daha doğrusu, formun kurucusu ve yönetisi başlatmıştı ben de katılmıştım. önce mode seçmiştik hepbirlikte, sonra da renk grupları belirlenmiş herkes kendi rengine karar vermişti. ve sonrasında da formun yöneticis, 4 ayda bitecek bu etkinlik için kim kime hangi zamanda motif gönderecek onu belirleyip bildirmişti.

Herşey belirlendi sıra iplerimizi almaya gelmişti ki Nako'nun sitesinde bir sorun oldu ve sipariş ettiğim ürünler ancak 3 haftada gelebildi. Bir iki renk eskik ama onlarıda tamamlamayı başardım yakınlarımda ki bir tuhafiyeden.

işte iplerim:)





şimdi tığı elime alıp motifleri örmeye başlayacağım.

motifleri nasıl mı öreceğim, o detayı da sevgili Sercan kendi blogunda açıkladı, arzu ederseniz bir gözatınız.

örmeye başlayınca bende ilk fırsatta adım adım resimleyip sizlerle paylaşmaya çalışacağım.

kızıma ve kendime bere ördüm

Bu sefer kızım için ördüm.

kızım için bir bere ve atkı ördüm. örneğini Örgükolik'in bloğundan aldım. Örmesi de giymesi da çok zevkli bir model. Kızım için yaparken kendim için de bir tane yapmaya karar verdim ve işte ortaya iki bere bir atkı çıktı. Şimdi anne kız aynı model berelerimizi takıp öyle çıkıyoruz sokağa. Aynı bereleri giyiyor olmak kızımın çok hoşuna gidiyor, keşke renkleri de yanı olsaydı anne deyip duruyor. eee artık el mahkum, ikimiz için aynı renk birer bere daha yapılacak yakın zamanda:)
ama şimdi sizinle örmüş olduğum bereleri paylaşmak istiyorum.


kullandığım iki ipte Bravo yünlerinin. Kızımın turuncu takımı, Brava Bebe yünü, benim yeşil berem de Bravo'nun ama maalesef elde kalan bir ip olduğu için kağıdı yok.


10 Aralık 2012 Pazartesi

Neşeli Oyuncaklar'da çekiliş var

Uzun zamandır, yaptıklarını izlediğim bir blog neselioyuncaklir.blogspot.com, şimdi bir çekiliş düzenledi ve bende katıldım doğal olarak. çok güzel oyuncaklar yapıyor umarım benim kızım için de bir tane çıkar.
hele tahta mandallardan neler yapılıyor bir görseniz siz de kendinizi bu blogu takip etmekten alamazsınız.


8 Aralık 2012 Cumartesi

Kızım için hırka

Bu da kızım için ördüğüm baharlık bir hırka

Bu hırkanın rengine Nako'nun geçtiğimiz kız gazetelerin birinde verdiği haftasonu eklerinden birinde görmüştüm ve çok hoşuma gitmişti. Sonrasında dergiyi nasıl olduysa kaybettim. Normalde, el işleri, yemek gibi konulardaki dergi ve ekleri kaybetmem, hep saklarım. Ama nasıl olduysa o eki kaybetmiştim ve hırkanın sadece rengi aklımdaydı. Sonra yüncüde bu rengi görünce hemen almıştım ve kızıma bir hırka örmüştüm. Aslında kızım bu hırkayı bahar da hırka olarak değil de daha çok kazak gibi giydi. Biraz büyükçe olmuştu ama ikimizde çok sevdik. Umarım sizde seversiniz.


Eskilerden bir tane

Kızıma örmüştüm, geçtiğimiz yaz da çok severek giydirmiştim. 
Ben severek örmüştüm ve giydirmiştim de, kızımda çok sevmişti. Nezaman dolabın başına geçse bu elbisesini istemişti giymek için. Üstünden kocaman bir yaz geçti, kızım büyüdü önümüzdeki yaza bu elbise ancak tunik olarak kullanılabilir ama hırkasının ömrü bitti maalesef:)

Elbise de hırka da Bravo yünlerinin merserize serisinden seçmiştim.







6 Aralık 2012 Perşembe

çekiliş var!

ENGLİSH HOME'DAN 3'LÜ ROSE BUNCH AKSESUAR TABAK 

Miray'ın Annesi blogunun yazarı, English Home'dan hoş tabaklar hediye ediyor. 
Ben şansımı denedim, eğer sizde katılmak isterseniz, buyrun Miray'ın Annesi'nin blog adresine: 


http://gulhanmiray.blogspot.com/2012/11/cekilisim-varrr.html#comment-form


Katılan herkese bol şanslar

Motif etkinliğimiz başlıyor

eveet!!! katıldığım ilk motif etkinliği başlıyor.
İlk 25 motifimi Ocak ayı içinde sahibine göndermek üzere öreceğim. 

Bu etkinliği Hanımeli Forumu'ndan sevgili Ayfalcısı düzenledi ve kendi bloğu stitchland.blogspot.com da da bu etkinlikle ilgili çok detaylı bir mesaj yayınladı. Hem etkinlikle ilgili yazmış olduğu ayrıntılı mesaja hem de yaptığı harika örgüleri görmek için bloguna uğramanızı tavsiye ederim. 

Bu etkinlikte Nako Bonbon Lüks'ü kullanacağız. Benim motiflerim yeşille başlanacak ve sonrası ören arkadaşlarıma kalmış, nasıl isterse gönülleri öyle örecekler.

5 Aralık 2012 Çarşamba

SOUTHERN STAR

Bebek yeleği ördüm. 
Kızımın bir arkadaşına kız kardeş geliyor. Bu haberi alınca bende hemen bir yelek öreyim dedim, gelir gelmez giyebilsin ümidiyle. Uygun bir düğme maalesef evde olanların içinde yokmuş, ilk dışarı çıkışımda alınacak ve dikilecek.

Bu yeleğin modeli de Hanımeli Formundan.  Severek ve kolayca örüverdim. Çok da güzel oldu. İyi günlerde, sağlık ve keyifle kullanılmasını diliyorum.





battaniye etkinliği

Bu sefer kızım için örüyorum:) Daha doğrusu kızımın için bir battaniye örme etkinliğine katılıyorum.

Bilenler bilir, yakın zamanda hanımelim.net formuna üye oldum ve oradan öğrendiğim pek çok şeyi yapmaya başladım.

Şimdi de, bu formdaki arkadaşlarımla battaniye öreceğim. bu benim katılacağım ilk imece etkinliği.
4 ay sürecek, her ay 6 kişi motiflerini alacak. Katılan herkes 4 ay boyunca her ay birisine göndermek üzere 25'er motif örecek. Gönderilecek kişiler belli ve onların renk tercihleri ve renkleri sıralama tercihleri belli, bunları gözönünde bulundurarak öreceğiz motiflerimizi. Ocak ayında ilk motiflerimizi göndermeye başlayacağız ve benim motiflerim Şubat ayında bana gönderilecek.

Ben kızım için bir battaniye örmeyi çok arzu ettim ama hem kendi başıma çok zorlanacağımı ve çok uzun sürede bitereceğimi düşündüğüm için sıkılırım diye başlamaya cesaret edememiştim bu güne kadar. Şimdi, yine aynı miktarda motif öreceğim ama itici bir gücüm var. Ben bu etkinliğe katılan arkadaşlarım için öreceğim motifleri ve benim için de etkinlikteki arkadaşlarım örecekler. Yani ben arkadaşlarıma zamanında ulaştırabilmek için motiflerimi örmek zorundayım. Aksatamam, aksatmam. Beni gerçekten çok heyecanlandırdı. Umarım altından keyifle kalkmayı başaracağım.

Birlikte bu modeli öreceğiz.




Benim örmek için seçtiğim renkler ise kızımın odasıyla uyumlu olması için şöyle:


ben motiflerimi ördükçe ve benim motiflerim bana ulaştığında buradan paylaşacağım.

Şimdilik bu kadar. Yakında görüşmek üzere.

3 Aralık 2012 Pazartesi

kızım 5. yaşını karşılıyor

Bugün, 3 Aralık 2012 ve kızım 4 yaşında.

sevgilimle, birlikteliğimizin 3. yılında 3 Aralık 2008'de 3 kişilik bir aile olmuştuk ve bizim dünyamız tarifi imkansız bir şekilde taçlanıp güzelleşmişti.

Bugün, hernekadar kendisi artık 5 yaşında olduğuna inansa da kızçem 4 yaşını doldurdu. Artık herşeyin çok farkında olduğu için de doğum gününün de çok farkında ve bizde bu haftayı bizim ailemiz için kutlu doğum haftası ilan ettik.

Cumartesi günü oturduğumuz yerdeki arkadaşları ile kocaman bir doğum günü partisi yaşadı. Dün, aile büyükleri ile yeni yaşını karşıladı ve bugün de okulundaki arkadaşları ile birlikte yeni yaşını karşılamanın heyecanını yaşıyor.

Kızımın yolu, bahtı ve şansı açık olsun. Ayaklarının üzerinde durup, kendi yolunu bulup gittiği güne kadar ve ihtiyaç duyduğu her anda yanında olmak biz anne ve babasına nasip olsun. Sağlık, mutluluk ve afiyet onunla olsun.

İyiki benim kızım oldu. İyi ki beni anne yaptı. Kızımı çok ama çok seviyorum



10 Kasım 2012 Cumartesi

Şal Örme Etkinliği

Hanımeli örgü formuna üyeyim ve çok da güzel örgüler yapıyoruz hepbirlikte.

Bu şalımın ismi Rosewood. Bu şal da orada katıldığım bir etkinliğin modellerinden birisi ve kızımın çok sevidiği birisine hediye olarak gidecek. Ben modeli çok beğenmiştim, örerken de çok zevk aldım umarım hediye ettiğimiz kişi de severek kullanır.




Bu şalı Nako Special Ebruli ile ördüm. Renk kodu 80475 ve 4 numara şiş kullandım.

kızımın süveteri

Kızımın süveteri bitti, epey de oldu ama maalesef resimleyip buraya koyamamıştım. İşte ördüğüm süveter.





Bu süveteri altınörgü formunda görüp örmüştüm, Felipe süveter diye geçiyordu ismi. Örmesi hem kolay hemde hızlı bir model ve kızıma çok da yakıştı, siz ne dersiniz?

6 Kasım 2012 Salı

Örüyorum derken dikmeye de başladım!

Tekrar merhaba,

Okul hayatı, iş hayatı, derken hobilerime maalesef pek zaman ayıramayanlardandım bende. Yapmayı arzu ettiğim ama zaman ve yer mevhumlarını biraraya getiremediğim için beklemede kalan bir çok şey var.

Bunlardan biri de dikiş dikmek. Şimdi bu zamanda böyle de hobimi  olurmuş demeyin lütfen. Çocukluğumdan beri dikişe karşı bir hevesim vardı. Belki evde annemin elinden geliyor olmasının da bunda etkisi olabilir. Bebeklerime elbiseler etekler dikerdik birlikte ama orada kalmıştı benim dikişle olan ilişkim.

Zaman zaman çeşitli kurslara baktım ama onlarda maalesef haftaiçinde ve mesai saatlerinde olduğu için kendimi başka başka kurslarda bulmuştum hep.

Ama şimdi yer ve zaman uydu ve ben İsmek'in açtığı dikiş kursuna başladım. Henüz 2-3 ders gidebildim. Bayram tatili ve öğretmenimizin rahatsızlığı filan derken pek bir şey yapamadım. Ancak, düz dar etek, çan etek kalıbı çıkartmayı öğrendim. Ve ilk düz dar eteğim için kendi çıkarttığım kalıbı kullanarak kumaşımı biçtim. Bol teğelini aldım ve şimdi öğretmenimin desteği ile teğelleri birleştirip biçtiğim kumaşımın eteğe dönüşmesini bekliyorum.

Bakalım sonuç nasıl olacak. Eteğimi dikilmeden önce resimledim ki bitmiş haliyle karşılaştırma şansımız olsun.

Düz dar etek kalıbının nasıl çıkartılacağı ile ilgili notlarım bir başka yazımın kosunu olacak sanırım.

görüşmek üzere







4 Kasım 2012 Pazar

Yapraklı Baktüs

bir şal daha ama bunun adına baktüs demişler. neden bilmiyorum. ben de düzeni bozmadım ve farklı bir tanımlama yapmıyorum.

baktüsümün örneği yine hanimelim formundan. çok güzel ve ço keyifli örnekleri hep birlikte örüyorlar ve örmek isteyen herkese de yürekleri açık. yardımlarını esirgemeden örgünüzü biterene kadar yanınızda olmaya devam ediyorlar.

baktüsümü Nako'nun bir ipi ile ördüm. elimde 1 tek çile vardı ve onun yettiği kadar örmeye karar verdim. tam bir boyunluk oldu. 

mont, kaban, palto vs gibi bir dış giysinizin boynuna sarmak için çok ideal bir ölçü. hani boynunuza dolarsınız da bazen birden kulaklarınızın üşüdüğünüzü hissedersiniz hemen başınıza da sarabileceğiniz bir şey bu. ama keşke elimde ipin devamı olsaydı da biraz daha büyütme şansım olsaydı.

bellimi olur, belki uygun bir ip elime geçtiğinde bir tane daha örüveririm istediğim ölçülerde. yaprak motifi gerçekten çok güzel duruyor. başka pekçok yerde de rahatlıkla kullanılabilecek bir motif. motifin Türkçe açıklaması yine Hanimelim forumunda.


henüz, gerdirip son haline getirmeden hemen paylaştım. bakalım bu güzellik kimin boynunu süsleyecek.


Bir şal daha ördüm

Bu aralar buraya pek uğrayamıyorum. Bayram telaşı koşturmacası derken, yapılacaklar işlerden fırsat bulamadım. Ama işte burdayım. 

Buraya uğrayamadım ama boş durmadım. Geçtiğimiz günlerde eklediğim şalımı çok beğenerek  örmüştüm ama daha açık bir renkle daha güzel duracağına inandığım için hemencecik, sıcağı sıcağına bir tane daha ördüm 

Bu şalım, tesadüfen ziyaretimize gelen çok sevdiğimiz ve çok uzaklarda yaşayan sevgili aile dostumuza armağan oldu. 


şalımı henüz gerdimeden resimlemiştim, gerdirdikten sonra maalesef resimleyemeden sevgili Harika teyzemin omuzlarında yerini aldı.

umarım iyi günlerde keyifle ve mutlulukla giyer. 

Bu şalı hanimelim.net forumunda paylaşan ve örmeme yardımcı olan herkese tekrar teşekkür ederim. Şalın örneği raverly.com adresinde ama Türkçe açıklamasını hanimelim.net sitesinde bulabilirsiniz.

Bu şal için Nako Colormatik kullandım ve 4.5 numara şiş ile ördüm

27 Ekim 2012 Cumartesi

Örmeğe devam ediyorum

Kış kapıya geldi ve artık kazaklar, hırkalar, şallar atkılar dolaptaki yerlerini almaya başlarken biraz da yenileri eklenmeye başladı bile.

Ben öncelikle annem için bayram hediyesi bir şal örmek istedim. İstemekle de kalmadım ördüm ama maalesef yanlış başladığım için sonuç istediğim gibi olmadı. Sanki, ördüğüm şaldan bir tane daha örüp ikisini birleştirirsem o zaman şala benziyecekti. Maalesef sökülmeye mahkum bir şal oldu.

Ama ben yılmadım, ve bu sefer doğru başlayıp doğru bitirmeyi başardığım bir şalı bitirdim annem için. Bayramın başına değil ama sonuna yetişti şalı. Dün akşam gerdirmiştim ve bu sabah hazır olmuştu annemin omuzlarına konmaya.

Bu şalı, Hanımeli örgü formundan sevgili Ayfalcısının açıklaması ve desteği ile ördüm, kendisine bu vesile ile bir kez daha çok teşekkür ediyorum.




Ben çok beğendim hem rengini hem de modelini. Umarım, anneciğim de beğenek.

Bu şal için Nako Astra kullandım, 4.5 numara şiş ile ördüm


2 Ekim 2012 Salı

örüyorum

örgü örmeyi her zaman sevmişimdir ama en çok da gergin olduğum zamanlarda örmeyi severim. sonunda birşey çıkmasa bile elime şişi aldığım zaman birde sayılı bir örnek örüyorsam aklım fikrim örgüme odaklanır ve tasalarımı bir süre için bile olsa unuturum.

şimdi de unutmak istediğim bir süreçteyim. kızım yarın sabah Çapa Tıp Fakültesi Çocuk Kardiolojisi Ana Bilim Dalı'nda heyete çıkacak ve kendisi için yapılacak olan kalp ameliyatı için karar verilecek. nezaman yapılacak nasıl yapılacak hepsi yarın sabah belli olacak ve ben bu süreçte elimde şişlerimle zamanın akıp geçmesini ve bir an önce kızım için en doğru kararın verilmesini diliyorum.

bu duygularla yaşarken,  AltınÖrgü Forumu'nda bulduğum bir süveteri hemen Eda'm için örüverdim. henüz ütülemeye vaktim olmadan da yine aynı forumda bulduğum bir şala başladım. 

işte yaptığım süveter 






bu da örmeye çalıştığım süveter,




bitince de şöyle birşey olacak inşallah 




örneğin açıklamaları ve desteği için sevgili Nilgün'e çok teşekkür ederim.

ben şimdilik müseadenizi rica ediyorum...
kızım için lütfen dualarınızı eksik etmeyin



1 Ekim 2012 Pazartesi

hediye çekiliş var!!!

ilk defa bir çekiliş etkinliğine katılıyorum...
ayrıca ilk defa bir örgü etkinliğine de katıldım...


çekilişin evsahibi, keyifle izlediğim bir blog... hediyeyi görünce henüz yeni nişanlanmış olan yiğenimin çeyizi için muhteşem olur diye aklımdan geçti ve hemen katılmaya karar verdim, belli mi olur belki hediye bizim kızın çeyizine gelir:)

http://evimbenimatolyem.blogspot.com/2012/09/hediye-cekilisim-var.html

örgür etkinliği mi? onu başka bir yazı konusu yapmam lazım çünkü önce resimlemeliyim

görüşmek dileğiyle

27 Eylül 2012 Perşembe

ailemi büyük bir sınav bekliyor

minik kızımız Aralık ayında 4 yaşını doldurmuş olacak. biraz şanssız bir başlangıç yapmıştı hayata. kalbinde, tıbbi olarak VSD denilen bir delik var. ilk 1.5 yıl çok ama çok zorlanmıştık hepimiz, annesi babası ve tabiki minik meleğimiz. hele ilk 1 ay yenidoğan yoğunbakımında geçmişti. ama bize emin ellerde olduğumuz hissettiren doktorumuzun tedavisi ve düzenli takipleri ile bu güne kadar geldik. geçirdiğimiz zor günleri unuttuk gitti bile desem yanlış olmaz.

genelde ilk bir yıl içerisinde kapanacağı tahmin edilen deliğimiz maalesef bu güne kadar kızımın kapatmak için yaptığı tüm çabalara rağmen maalesef kapanmadı ve doktorumuz artık müdehale etme zamanının geldiği görüşünde. şimdi kızımın hayatında çok önemli bir rol oynacak kararı verecek heyetle buluşacak gelecek Çarşamba günü.

henüz 20 günlükken kucağına alıp ECO'sunu çeken bir doktor "bu kız bir amazon, çok savaşçı bir kızınız var" demişti bize. hakikaten de bir amazon benim kızım. çok çabalar sarfetti şansızlığını yenip yoluna devam etmek için. umarım şimdi doktorlarının verileceği karar onun için en doğru karar olur ve hayat yolunda dimdik yürür.

bugüne kadar geçirdiklerimizi bir başka yazı konusu yapacağım, şimdi verilecek kararı beklerken elim o zor günleri yazmaya varmıyor.


seni seviyorum balkabağım, yolun açık olsun!!

24 Eylül 2012 Pazartesi

Kızlar büyüdü

bir kız yigenim var. o doğduğunda ben 20 yaşındaydım ve diyebilirimki kucağıma aldığım ilk bebekti. Gerçi onu kucağıma almam hastaneden geldikten sonra olmuştu. 1 hafta filan sadece yatağında gidip sevmiş, o minicik ellerine dokunmuş ama bir türlü kucağıma almaya cesaret edememiştim. Sanki kayıp gidecekmiş gibi gelmişti bana, ama öyle olmadı tabiki. Ama o an benim için çok ama çok özel bir o kadar da önemli birisi olacağını hissetmiştim.

Yiğenimi çok sevdim, hep kendi çocuğum olsa ancak bu kadar  sevebilirim derdim de bana öyle deme kendi çocuğun olunca farklı olacak derlerdi. Onu önemsedim ve tabiki hala da çok önemsiyorum. Onunla ilgili gelecek kaygılarım hep var, okul zamanında sınav heyecanlarını onunla yaşadım. Düşüp canı yandığında benim de canım yandı, hastalandığında ben de onunla hastaydım, ama başucunda tabiki anne ve babası vardı.

yıllar geçti, ben de anne oldum ve şimdi benim kızım da 3,5 yaşına geldi. şimdi de kızım için aynı heyecan ve endişeleri duyuyorum. tek bir farkla şimdi kızımın geleceğini hazırlama kaygımın yanında birde sorumluluğum var. yani aslında bakınca, kızıma olan sevgim ile yiğenime olan sevgim arasında ki tek fark sorumluluk. yani kendi çocuğum dünyaya geldiği zaman değişir dedikleri hiç bir şey değişmedi, değişmeyecek te.

şimdi buralara nerden geldiğimi merak ediyor olabilirsiniz. hemen söyleyeyim, geçtiğimiz günlerde sevgili yiğenim, hayatının bundan sonrasında birlikte yolacağı gönlünün prensiyle evlenme kararını tüm aileye açıkladı ve tabi bu karar büyük bir sevinçle birlikte bir okadar da burukluk yarattı. evet ailemizin yeni bir üyesi daha vardi ki bu bizim kızımızın yüzünde ve gönlünde güller açtırıyor gülücükler konduruyor ama bir yandanda artık ana-bababa ocağından kendi yuvasına doğru uçma vaktinin geldiği zaman oldu. veeee aynı hafta 3,5 yaşında ki kızım artık yuvaya başladı. Geçtiğimiz öğrenim yılında da yuvaya gitmişti ama ben getirip götürmüştüm ve yarım gün okuldaydı. öğle uykusunda eve gelmiş oluyorduk ve birlikte güne devam ediyorduk. fakat bu sene "büyüdüğü için" hem tam gün okullu oldu hem de büyük çocuklar gibi okula servisle gidip gelmeye başladı. Sabah servis aracı geldiğinde o önde ben arkada koşa koşa gidiyoruz ve ben onu servis ablasına teslim ederken o bana öpücükler veriyor. mutlu hem de çook mutlu.

ve hal böyle olunca, gönlümün iki prensesi de aynı zamanda kendi kanatları ile hayatlarında yol almaya başlamış oldular.

mantık hep bağımlılıktan bağlılığa geçmiş bir ebeveyin çocuk ilişkisi istiyor ama gönlümün bir yanı sanırım biraz daha bağımlımıydı kalsa ne diye sormuyor değil:(

dedim ya, hem çok mutlu hem de biraz yürek burkan bir duygu benimki.....

ne dersiniz?

21 Eylül 2012 Cuma

İki Renkli Hırka


Günaydın, bu sabah İstanbul'a tam anlamıyla sonbahar havası geldi. Kızım bile "anne bu sabah sonbahar mı geldi" diyerek uyandı. Az sonra yağacak yağmuru haber veren bulutlu, kasvetli havayı görünce.

Hava böyle olunca tabi hemen çekmeceler, dolaplar açıldı, mevsime uygun giyecekler saklandıkları yerden çıkarılıp yerleştirilmeye başlandı.

Örgü örmeyi, örgü sitelerini gezmeyi, gördüklerimden etkilenip hemen yapmak için planlar yapmayı seviyorum. Beğendiklerimi hemen not ediyorum bir kenera. Tekrar tekrar dönüp bakmak ve örmek için. Önceleri kendim için, evim için, eşim ve tüm ailem için birşeyler örmeyi çok seviyordum ama artık öncelikle kızım için örüyorum. Ve esas onun için örüyor olmak beni çok daha mutlu ediyor.

İşte yine öyle bir kenara ayırdığım bir internet sitesinde gördüğüm hırkayı kızım için ördüm. Tesadüfen evde çok benzer renklerde iplerim vardı. Yaz başıydı ördüğümde, kızım henüz giymedi ama artık mevsim geldi ve kışlıklar yavaş yavaş dolaplarda yazlık giysilerin yerini almaya başladığı bu günlerde bu hırkada saklandığı yerden çıktı ve dolapta yerini almadan önce resimlendi.

Ben çok beğenmiştim örneği, kendim için düşünmüştüm ama dedim ya elimde çok uygun iplerim olunca ve miktarları da kızıma göre olunca hırka kızımın oldu ve kızım da çok beğendi. Hırkanın tek kusuru var, hırkanın eteğinde kullandığım ipliğin kalınlığı ile devamında kullandığım ipliğin kalınlığı pek birbirini tutmadı ama yinede fena değil ne dersiniz? 



Kullandığım her iki iplikte Nako'nun, ancak elde kalan iplikler oldukları için tam ürün isimlerini maalesef bilemiyorum.

Kızımın hırkasını giydiği günde resimleyip burada yayınlayacağım. Üzerinde çok daha güzel duruyor..

Şimdilik hoşçakalın, yakında görüşmek üzere,
Sevgiler

20 Eylül 2012 Perşembe

Kızım için örüyorum dedim ama....

bu sefer örmüyorum, kızımın odasını yeni baştan yapıyorum!!!

Kızımın odasının bebek odasından çocuk odasına geçme zamanı geldi. Geçiş ile ilgili projelerim çok. Elimden geldiğince yavaş yavaş ve teker teker her birini gerçekleştirmeye çalışıyorum.

Maalesef odanın eski hali ile ilgili elimde paylaşabileceğim resimler yok. Ama olsun, bundan sonrasını resimlemeyi unutmayacağım ve burada paylaşacağım. 

Öncelikle, odanın rengini değiştirerek çıktık yola. Kum beji diye adlandırılan ve üzerinde bir sürü çizgi film karakterinin çıkarmalarının olduğu duvarlar boyandı. Boyama işini eşim yaptı.

Aslında kendisi ev işlerinden anlamaz, itinayla anlamamaya şartlandırmıştır kendini. Ama canım sevgilim, kızı söz konusu olunca ve onunla ilgili herşeyde olduğu gibi "kızım için herşeyi yaparım" dedi ve bir haftasonunda duvarları boyayıverdi. Ve ne kadar da becerekli olduğunun farkına varıp bütün evi boyama hayallerine daldı.

Kızım mor ve tonlarını çok seviyor, odasının rengi de o tonlarda olacak sanıyorduk. Elimizde bir sürü katalog kızımla birlikte baktık baktık ve sonunda DYO Teknoplast ile  Tomurcuk renginde karar kıldık.  Büyük bir yapı marketin boya reyonunda 3,5 yaşındaki kızım mor tonlarından vazgeçip yepyeni bir rengin peşinden gitti ve biz de onu takip ettik. İyi ki de etmişiz, muhteşem bir renk oldu. 

Tavan boyası, duvar boyası, fırça vs gibi boya ekipmanları ile birlikte sanırım 100 TL civarında bir maliyeti oldu bize. Tabi sevgilimin emeğinin ederini hesaplamam mümkün değil.


Kızım artık bebek karyolasına sığmadığından ve artık "yetişkin" bir kız olduğundan kendisine "yetişkin kız yatağı" aldık. Ve tabiki bu yatak için uygun, yorgan, yastık, nevresim ve battaniye ve pikelerle tamamladık yatağımızı.

Yatak başı için pek çok alternatife göz ve gönül gezdirdim. Hem piyasada hem de internette. En çok da kendin yap (DYI) projelerinde gezindim durdum. Ne kadar çok alternatif var kendimizin yapabileceği, herbirini yapmak, kendi evimde hayata geçirmek için yanıp tutuştum. Ama tabiki sadece yanıp tutuşmakla olmuyor. Hem malzeme temini, hem fiziki şartları gözönünde bulundurulunca yapılabilir olanlar azaldı. İçlerinden seçtiğimiz yatakbaşı için IKEA'dan pede çubuğu, topuzu ve çubuk perde tutacağı alıp duck bezinden yaptığım minderi astım. Hem çıkarılıp makinada yıkanabilir olması, hem çok kolay yapılabiliyor olması ve tabiki hem de düşük bir maliyette olmasından dolayı çok ama çok hoşumuza gitti. En önemlisi de kızım her akşam yattığında "anneciğim karyolam çooooook güzel oldu" deyip yanağıma koccaman bir öpücük kondurması.

yatak başının maliyeti yaklaşık 50TL









Yatak örtüsününde de perdeleri ile aynı kumaşı kullandım. Aslında, yatak örtüsünün bir tarafı perdeleri, diğer tarafı da yataş başında kullandığım puantiyeli kumaştan yaptım.
Perdeleri, yine duck bezinden ve tüllerini de aynı yapı marketin perde reyonundan aldım. 





Bu çift taraflı kullanılabilir yatak örtüsünün maliyeti  40,- TL





Perdelerde, kuşlu deseni olan kuşamı fon perdesi olarak kullandık, ve ona uygun bir tül ile tamamladık. Her ikisininde fiyatı 10,-TL ve sanırım toplam maliyeti 100,- TL civarında oldu. Kızımın odasında bulunan oldukça eski kanepeyi bürümcük kumaştan bir örtü ile giydirip, üzerine perde ile aynı kumaştan yastıklarla renklendirip süsledim. Yastıklar hem çok dekoratif oldu, hem de kızım için iyi bir oyun alanı ve malzemesi oldular.







Koltuk örtüsünü Sultanhamam'dan pazarlıklar sonucu 35,- TL'ye aldım

 Oyuncakları için IKEA'dan Expedit raf ünitesini aldık, ama biz bu üniteyi şimdilik oyuncak dolabı olarak yatay biçimde kullandık ve rafların içine yine IKEA'dan Drona pembe, yeşil, mor ve beyaz kutular aldık ve içlerine oyuncakları doldurduk. 


Raf ünitesi ve içinde kullandığımız kutuların toplam maliyeti 250,- TL





Tabiki yetmedi, ek olarak da bu iki şirin sepeti aldık. Şimdilik oyuncaklar toparlandılar. Umarım uzun süre yeterli olur.

Bu sevimli sepetlerde sempt pazarından tanesi 5,-TL'ye alındı.


                           


Aydınlatma için yine IKEA'dan bir abajur başlığı aldık, onu da tesadüfen bulduğum puantiyeli turuncu kurdele ile süsleyip astık.




Bu abajur başlığının fiyatı 20,-TL,
Sonra, yatak başına, sıkı bir takipçisi olduğum sevgili Banu'da görüp beğendiğim ve bana verdiği kalıplarla uyguladığım duvar süslerini astım. Tekrar tekrar teşekkür ediyorum kendisine. Burada böyle eğri durduğuna bakmayın, resimde öyle çıkıyor, ama aslında gayet milimetrik olarak astım ama neden bilmiyorum resim de böyle çıkıyor:(




Harfleri eşim strafordan kesti, ben spray vernikleyip simleri yapıştırdım ama simler maalesef sabit durmuyor, üstlerini yine spray vernikledim ama çözüm olmadı simler dökülüyor. El altında bir şey olmadığı ve duvarda duracağı için dert etmedim ama simler çok içime sinmedi. Şimdilik astım ama en kısa zamanda yeni bir görünüp kazanacaklar o zaman yine paylaşırım.


Straforlar ve sim, vernik ve üzerine yapıştırdığım çiçekler evde bulunan malzelemer olduğu için net bir rakkam vermem mümkün değil ama heralde 3 - 5 TL'den fazla tutmazdı

Duvarlarda şimdilik kızımın ismi, kendi elleriyle boyadığı bir kuş resmi, benim sevgilim için babalar günü hediyesi olarak hazırladığım kızıyla birlikte doğum anından bu yana olana resimlerinden oluşan bir kolaj ile kendi resimleri asıldı.

Eda'mın yaptığı sola boya resim, annesi tarafından odasında kullanılan kumaştan bir paspartu içerisinde Ikea'dan alınmış bir çerçeve ile asıldı duvara.



Babası ile birlikteki resimlerinden oluşan kolaj, oyuncak dolabının üzerindeki duvarı süsledi. Kolajın çerçevesi yine Ikea'dan aldığım bir çerçeve.




Şimdi sırada, gece lambası var odaya uyum sağlayacak şekilde tamamlanacak en kısa zamanda.





Buda evde olan bir masa lambamız, şimdi evdeki spray boyalarla boyanıp şapkası şimdiki odasına uygun evde olan malzemelerle kaplanacak. Kaplanır kaplanmaz hemen paylaşacağım.



Bir arkadaşım, kızının çalışma masası ve  sandelyesini değiştirdiği için bunlar Eda'nın oldu. Bir sonraki adım, bunların boyanıp odanın renkleri ile uyumlu hale gelmesi.



Birde halı projem var, onuda yine internette görüp esinlendiğim bir proje olarak gerçekleştireceğim, bakalım becerebilecekmiyim, o da başka bir günün yazısı olsun, ne dersiniz?


şimdilik benden bukadar,























28 Haziran 2012 Perşembe

Artık Kızım İçin Örüyorum

Merhabalar,

Örgü örmeyi her zaman sevdim. hayatımın her döneminde elimin altında bir yumak bir çift şiş bulunmaktaydı. Ama çalışırken çok arzu etmeme rağmen yapmak istediklerimle yapabildiklerim doğru orantılı değillerdi.

Atkılar, şallar, yastık türü, çok el oyalamayan ama beni dinlendiren sonunda keyif veren birşeyler üretmek her zaman bana iyi geliyordu.

Artık evdeyim, gerçi şimdi de 3,5 yaşındaki kızım Eda, benim çok fazla şişle tığla zaman geçirmeme izin vermiyor ama, bu sefer onun için birşeyler örmek üzere daha istekli olduğumu söyleyebilirim.

Bu blogda onun için ördüklerimi, internet üzerinden bulup da örmeyi arzu ettiklerimi ve kızımla yaşadıklarımı paylaşmak istiyorum. Ayrıca ev dekorasyonu, evde kendi kendimize yapabileceğimiz değişikliklerle ilgili fikirleri de paylaşmayı arzu ediyorum.

Bakalım, yola çıkıyorum, bu blogla neler yapacağım. benim ilk günüm, ilk heyecanım

yakında görüşmek üzere